AÇIK ÇAĞRI
TURGUT KOÇAK (GENEL BAŞKAN)
28 KASIM 2021
Bir süredir partimiz Türkiye Sosyalist İşçi
Partisi’ne seçimlere girme hakkını kazandırmak için yoğun bir çaba
içindeyiz. Birçok il ve ilçeye ikinci ve hatta üçüncü kez gittiğimiz
oldu. Emeklerimizin boşa gitmediğini de açıkça görmekteyiz. Bununla
birlikte zamanla da yarıştığımız bir gerçek. Bu nedenle her il ve
ilçeye üçüncü kez gidecek kadar ne zamanımız var ne de parti olarak
biz bu mali yükün altından kalkabiliriz. Doğal olarak yürüdüğümüz bu
örgütlenme yolunda sözü geçen il ve ilçelerde yereldeki arkadaşlara
çok daha fazla görevler düştüğü bir gerçektir. Ancak bu demek
değildir ki merkezi olarak çabalarımızı sürdürmeyeceğiz. Tabi ki de
sürdüreceğiz fakat yukarda da söylediğim gibi zamanla yarıştığımızın
da partililer ve parti dostları tarafından unutulmaması gerekir.
İstanbul başta olmak üzere, bütün Trakya’yı kapsayan çalışmalar
yürüttük. Bu çalışmalara Ege’yi da katarak önemli saydığımız çaba ve
girişimlerimiz oldu. Çoğundan da olumlu sonuçlar almaktayız. Şimdi
sıra Antalya ve Eskişehir’de. İlk adım Antalya’dan başlayacağız
örgütlenme çalışmalarımıza. Sonra Çukurova’yı kapsayacak ve Yolumuz
Van, Diyarbakır ve Iğdır’a kadar uzayacaktır. Sonra sırasıyla
Karadeniz illeri ve İç Anadolu gündemimize gelecek.
Örgütlenme çalışmalarının sanıldığı kadar kolay olmadığını
biliyoruz. Öyle ki bir yer sorununu bile çözmek başlı başına mesele.
Sosyalist parti olduğumuz için kimsenin bize yerlerini kiraya vermek
istemediği gerçeği olduğu gibi mali yükünü de gözardı edemeyiz. Bu
yüzden Yerelde bulunan arkadaşlarımıza söylediğimiz gibi çok iş
düşmektedir. Arkadaşlarımızın bunu da bir görev olarak yerine
getireceklerinden eminiz. Ancak işin ağırdan alınması demek
amacımıza ulaşmamızı engelleyeceği için arkadaşlarımızın canla başla
çalışmalarını gerektiriyor.
Ayrıca, şu iki telefon arandığında biz oradayız demektir. Bu
telefonun birisi bana ait. 0535 240 14 79 diğeri de örgütlenmeyi
birlikte yürüttüğümüz Derya Düşünür arkadaşımıza. Onun telefonu da
0539 401 11 81’dir.
AÇIK ÇAĞRI
Şimdi gelelim seçimlerde olası güç birliği sorununa. Türkiye
Sosyalist İşçi Partisi’nden kimileri hiç söz etmese de parti olarak
biz sol ve sosyalist solun seçimlerde güçbirliği yapmasından
yanayız. Bunun için de görünen iki ittifakın dışında üçüncü bir
ittifaka da gerek olduğu düşüncesindeyiz. Birinci ittifak cumhur
ittifakıdır. İkincisi ise millet ittifakı. Birinci ile ikinciyi
ayıran elbette farklılıklar vardım ama son kertede millet ittifakı
da büyük ölçüde sol ve sosyalistlere karşı oldukça mesafelidir. Bunu
da anlamakta zorlanmayacak kadar gerçekçiyiz. Çünkü işin içine
sınıfsallık girdiği zaman görüldüğü gibi gerçekler konuşulmaktadır.
İşte bu yüzden açıkça üçüncü bir ittifaktan söz edebiliriz. Bu
ittifakın içinde de HDP ve sol ve sosyalist partiler yer
almalıdırlar. Böyle bir ittifak sağlandığında alınacak oylar elbette
dile getirilenin çok üstünde olacaktır. Bugün HDP’nin alacağı oy
oranını yüzde 8’lerde gösterenler yanılıyor elbette ama bu üçüncü
ittifakla birlikte oy oranının yüzde 15’i aşacağı hatta iyi bir
rüzgâr yakalanırsa yüzde 20’yi bulacağı da bir gerçektir. Evet,
bugün sol ve sosyalist partiler tek başlarına seçime girseler
alacakları oyun çok altında oy alacaklardır çünkü bu iktidardan
bezen milyonlar büyük ölçüde oylarının boşa gideceğini düşündükleri
için oy vermekten kaçınmaktadırlar. Eğer üçüncü ittifak kurulursa
sol ve sosyalist partilerin üçüncü ittifaka taşıyacakları oy oranı
da katlanarak artacaktır.
Üçüncü ittifak konusunda ve de güçbirliği konusunda zaman zaman bir
araya gelindiğini dile getiren açıklamaların olduğunu duyuyoruz
ancak bu bir araya gelişi kimin sağladığı hakkında yeterli bilgi
sahibi değiliz. Çünkü ortada bir çağrı varsa görüyoruz ki bu çağrı
bizim partimize yapılmış değildir. Bu yüzden de bize doğrusunu
söylemek gerekirse bir çağrı merkezi arayışına çıkmak zül
gelmektedir. Dün, TİP Genel Başkanı Erkan Baş, Tele1 ‘Gündem Özel’de
Merdan Yanardağ’ın konuğuydu. Konuşma sırasında siyasi partileri
ziyaret ettiğini söyledi fakat bu partilerin hangisi olduğunu biz
CHP dışında bilmiyoruz. TSİP’e zaten böyle bir ziyaret olmuş da
değildir.
Önümüzde hem parlamento seçimleri hem de Cumhurbaşkanı seçimleri
vardır. Millet ittifakı bizim karşımıza Ekmelettin İhsanoğlu gibi
birini çıkaracaksa birinci turda da oy vermeyeceğiz, ikinci tura
kalsa yine de oy vermek zorunda değiliz. Ancak ikinci turda oy
vereceğimiz bir adaya birinci turda da oy verir AKP ve Sarayın
Cumhurbaşkanı seçimlerinde daha ilk adımda işini bitiririz. Yok,
yeni Ekmelettin İhsanoğlu’larıyla karşı karşıya geleceksek o zaman
da Parlamentoda 400 sayısını muhalefetin bulması için üçüncü
ittifakta çok büyük bir enerji ile çalışır ve amacımıza ulaşmak için
elimizden geleni yaparız.
Sanmıyorum ama TSİP üçüncü ittifakta kendisine yer bulamaz ise ya
seçime girme hakkını elde eder seçimlere tek başımıza gireriz ya da
her ilde bağımsız adaylarla seçimlere katılırız.
TSİP öyle tarihi kendisiyle başlatan bir parti değildir. Hele küçük
burjuva burnu büyüklüğü ile hiç mi hiç hareket etmez. Sol ve
sosyalist hareketleri de bilir, bu hareketlerin tarihini de. Neden
ve hangi alanlarda güçbirliği yapılır ya da yapılamaz bu gerçeği de
en iyi içselleştirmiş ülkenin en eski partilerinden biridir.
Dolayısı ile her koşulda içine sindirebileceği ve sosyalizmle
çelişmeyen iş ve güç birliklerine kapalı bir parti değildir.
Yok ille de bütün çabalarımıza karşın istediğimiz olmuyorsa ki bu
bizden kaynaklanan bir durum olmayacak işte o zaman da TSİP
önümüzdeki seçimler dahil, Ya Roma’ya Girecek Ya Da Roma’ya girmenin
bir yolunu bulacaktır.