turgutkocak2009@hotmail.com

GENEL BAŞKANIMIZ TURGUT KOÇAK YOLDAŞIN YAZILARI

"HER GÜN"


SİYASİ İSLAMCILAR AMERİKA’SIZ İŞ YAPAMAZLAR

TURGUT KOÇAK (GENEL BAŞKAN)

24 AĞUSTOS 2021

AKP ve saray iktidarı bize sorarsanız ABD ile birbirlerine etle tırnak gibi muhtaç konumdalar. ABD’nin Irak, Suriye, Libya politikalarına bakın ne söylemek istediğimizi anlamakta zorlanmayacaksınız. Ve hatta bir zamanlar çok konuşulan ama şimdilerde pek sözü edilmeyen BOP Eş Başkanlığı olayı vardı ya bizce hala kusursuz bir şekilde devam ediyor.

AKP ve saray iktidarının aklınca yapıp ettikleri kurnazcaydı fakat her yaptığı iş ayağına dolandı. Bu yüzden de AKP ve saray iktidarı ABD’ye muhtaç bir kötürüm konumuna düştü. İsterseniz Reza Sarraf olayını bir inceleyin ne demek istiyoruz net olarak görürsünüz.

Turgut Özal’la hızlanan özelleştirme süreci AKP iktidarı ile ne var ne yok bütün varlıklarımızın satılmasıyla sonuçlandı. Bu yüzden de dış alım tavan yaparken dış satım dibe vurdu. Ülke borç batağının içine yuvarlandı. Yönetimi sürdürebilmek için gereken sıcak para içinse ABD ve İngiltere para piyasalarının kucağına düşüldü.

Ülkenin idari yönetimi darmadağın hale getirilerek tek kişinin iradesine verildi. İktidarın tek elde toplanması yüzündendir ki Türkiye’de işler siyasi İslam anlayışı üzerinden yürütülerek Amerika’nın ve AB ülkelerinin işleri kolaylaştırılıp onların her türlü isteklerinin karşılanmasına uygun bir ortam yaratıldı.

Bir ülke düşünün ki yanlış politikaları yüzünden ülke akıl almaz sayıda göç dalgasıyla sarsılır hale gelsin, arkası da Afganistan sorunundan sonra gelecek gibi olsun sonra da sınırı da tartış, göç olaylarını konuşanlara kara çalarak ırkçılıktan beslenen bir iktidarken başkalarını ırkçılıkla suçlayıp üste çık.

Tek adam yönetim anlayışıyla Türkiye yeniden hasta adam muamelesi görür hale gelsin, bu durum da emperyal güçlerin iştahını kabartsın ama sen hiç mi hiç oralı olma. Bir yandan emperyal düşler kur, bir yandan da ülkeyi içinden çıkılmaz bir bataklığın içine it ki Cumhuriyet anlayışından geriye kırıntı bile kalmasın. Sonra da çık din devletini halifeliği falan konuşur hale gel. Biden’la yürütülen kimi görüşmeler bile resmiyet içinde değil de kapalı kapılar arkasında yürütülsün ki Türkiye kamuoyu neyin konuşulduğunu neyin konuşulmadığını bilemesinler bile.

AKP iktidarının bugüne kadar yürüttüğü bütün politikalar çöktü. Suriye’ye müdahalenin sonucu 5 milyon Suriyelinin ülkeye girişiyle sonuçlandı. Afganistan’da öteden beri insanlar ülkemize gelir gider oldular. Sınır mınır ortada yok. Türkiye böyle giderse yakın gelecekte ne olduğu tanınmaz hale gelecek gibi gözüküyor. Üstelik AKP’nin dinci-gerici ve emperyal siyaseti yüzünden alınan bütün kararlar Türkiye’nin işini her geçen gün biraz daha çıkmaza sokuyor. Böylesine ne yaptığını bilmeyen bir iktidar yüzünden ülkeden neler yaşanır hepimiz nasıl olsa günün birinde göreceğiz. Bir iktidar düşünün ki kalıcı çözümleri bir yana itmiş, iktidarda kalmak için her yola başvuruyor. Seçim olsa kesin iktidar olamayacak olan AKP ve saray iktidarı Suriyelilere oy kullandırmak hesabıyla vatandaşlık hakkı vermek ve daha pek çok adımlar atmak gibi bir siyaset izliyorsa bunun bir bedelinin de olacağını bütün Türkiye kamuoyu bilmeli. Bu siyasetin masum insanların yaşamı ile ilgili hiçbir ele alınacak yanı yok. İnsaniliği ise hiç yok. Çünkü sorunları yaratanlarda belli. Kötü çözüm yollarını ülkeye dayatanlarda.

Şimdi ülke bütün bunların yanına bir konu daha eklemiş bulunuyor. 28 Şubat darbesi mi, postmodern darbe mi adına ne derseniz deyin şimdi de bu konuyu konuşuyoruz iyi mi? AKP ve saray iktidarının 28 yıl aradan sonra bu olayı bir kez daha gündeme getirmesini ve Türkiye kamuoyunu meşgul etmesini iyi okumak gerekir. Erbakan’a karşı yapıldığı söylenen 28 Şubat’la ilgili şeyler için sizce neden Erbakan ölmeden önce sözü geçen generalleri suçlamadı da daha çok AKP kurucu ve yöneticilerini suçladı? Çünkü Bu yapılanlar gerçekte ABD yanlısı bir yönetimin işbaşına getirilmesinden ibaretti. Erbakan ise eleştirilebilir ama hiç değil Amerika karşıtıydı. Bu gerçeğin kanıtı ise hiç kuşkusuz Fethullahçılardı. Erbakan döneminde partisinin içine Fetöcüleri sokmamış olmasının bir anlamı yok mu sizce?

Biden’a karşı olduğu söylenen AKP nasıl olmuştur da son zamanlarda her aşını Biden’la pişirme ayağına yatıp duruyor? Uzatmayalım, siyasi İslam var ya hiçbir işini Amerika’sız yapamaz. Burada Fetöcülerin Amerikancı olduklarını hiç saklamamış olmalarını anlamakta zorlanmıyoruz fakat diğerlerinin de özünde yapıp ettikleri şeyler saklıya gizleye Amerikancılıktır.

Afganistan’da son yaşananlarla birlikte Taliban gerçeği bize bir şeyi daha net olarak göstermedi mi?


TURGUT KOÇAK YOLDAŞIN "HER GÜN" BAŞLIKLI ÖNCEKİ YAZILARI

ANA SAYFA