SİYASİ İSLAMCILAR AMERİKA’SIZ İŞ YAPAMAZLAR
TURGUT KOÇAK (GENEL BAŞKAN)
24 AĞUSTOS 2021
AKP ve saray iktidarı
bize sorarsanız ABD ile birbirlerine etle tırnak gibi muhtaç
konumdalar. ABD’nin Irak, Suriye, Libya politikalarına bakın ne
söylemek istediğimizi anlamakta zorlanmayacaksınız. Ve hatta bir
zamanlar çok konuşulan ama şimdilerde pek sözü edilmeyen BOP Eş
Başkanlığı olayı vardı ya bizce hala kusursuz bir şekilde devam
ediyor.
AKP ve saray iktidarının aklınca yapıp ettikleri kurnazcaydı fakat
her yaptığı iş ayağına dolandı. Bu yüzden de AKP ve saray iktidarı
ABD’ye muhtaç bir kötürüm konumuna düştü. İsterseniz Reza Sarraf
olayını bir inceleyin ne demek istiyoruz net olarak görürsünüz.
Turgut Özal’la hızlanan özelleştirme süreci AKP iktidarı ile ne var
ne yok bütün varlıklarımızın satılmasıyla sonuçlandı. Bu yüzden de
dış alım tavan yaparken dış satım dibe vurdu. Ülke borç batağının
içine yuvarlandı. Yönetimi sürdürebilmek için gereken sıcak para
içinse ABD ve İngiltere para piyasalarının kucağına düşüldü.
Ülkenin idari yönetimi darmadağın hale getirilerek tek kişinin
iradesine verildi. İktidarın tek elde toplanması yüzündendir ki
Türkiye’de işler siyasi İslam anlayışı üzerinden yürütülerek
Amerika’nın ve AB ülkelerinin işleri kolaylaştırılıp onların her
türlü isteklerinin karşılanmasına uygun bir ortam yaratıldı.
Bir ülke düşünün ki yanlış politikaları yüzünden ülke akıl almaz
sayıda göç dalgasıyla sarsılır hale gelsin, arkası da Afganistan
sorunundan sonra gelecek gibi olsun sonra da sınırı da tartış, göç
olaylarını konuşanlara kara çalarak ırkçılıktan beslenen bir
iktidarken başkalarını ırkçılıkla suçlayıp üste çık.
Tek adam yönetim anlayışıyla Türkiye yeniden hasta adam muamelesi
görür hale gelsin, bu durum da emperyal güçlerin iştahını kabartsın
ama sen hiç mi hiç oralı olma. Bir yandan emperyal düşler kur, bir
yandan da ülkeyi içinden çıkılmaz bir bataklığın içine it ki
Cumhuriyet anlayışından geriye kırıntı bile kalmasın. Sonra da çık
din devletini halifeliği falan konuşur hale gel. Biden’la yürütülen
kimi görüşmeler bile resmiyet içinde değil de kapalı kapılar
arkasında yürütülsün ki Türkiye kamuoyu neyin konuşulduğunu neyin
konuşulmadığını bilemesinler bile.
AKP iktidarının bugüne kadar yürüttüğü bütün politikalar çöktü.
Suriye’ye müdahalenin sonucu 5 milyon Suriyelinin ülkeye girişiyle
sonuçlandı. Afganistan’da öteden beri insanlar ülkemize gelir gider
oldular. Sınır mınır ortada yok. Türkiye böyle giderse yakın
gelecekte ne olduğu tanınmaz hale gelecek gibi gözüküyor. Üstelik
AKP’nin dinci-gerici ve emperyal siyaseti yüzünden alınan bütün
kararlar Türkiye’nin işini her geçen gün biraz daha çıkmaza sokuyor.
Böylesine ne yaptığını bilmeyen bir iktidar yüzünden ülkeden neler
yaşanır hepimiz nasıl olsa günün birinde göreceğiz. Bir iktidar
düşünün ki kalıcı çözümleri bir yana itmiş, iktidarda kalmak için
her yola başvuruyor. Seçim olsa kesin iktidar olamayacak olan AKP ve
saray iktidarı Suriyelilere oy kullandırmak hesabıyla vatandaşlık
hakkı vermek ve daha pek çok adımlar atmak gibi bir siyaset
izliyorsa bunun bir bedelinin de olacağını bütün Türkiye kamuoyu
bilmeli. Bu siyasetin masum insanların yaşamı ile ilgili hiçbir ele
alınacak yanı yok. İnsaniliği ise hiç yok. Çünkü sorunları
yaratanlarda belli. Kötü çözüm yollarını ülkeye dayatanlarda.
Şimdi ülke bütün bunların yanına bir konu daha eklemiş bulunuyor. 28
Şubat darbesi mi, postmodern darbe mi adına ne derseniz deyin şimdi
de bu konuyu konuşuyoruz iyi mi? AKP ve saray iktidarının 28 yıl
aradan sonra bu olayı bir kez daha gündeme getirmesini ve Türkiye
kamuoyunu meşgul etmesini iyi okumak gerekir. Erbakan’a karşı
yapıldığı söylenen 28 Şubat’la ilgili şeyler için sizce neden
Erbakan ölmeden önce sözü geçen generalleri suçlamadı da daha çok
AKP kurucu ve yöneticilerini suçladı? Çünkü Bu yapılanlar gerçekte
ABD yanlısı bir yönetimin işbaşına getirilmesinden ibaretti. Erbakan
ise eleştirilebilir ama hiç değil Amerika karşıtıydı. Bu gerçeğin
kanıtı ise hiç kuşkusuz Fethullahçılardı. Erbakan döneminde
partisinin içine Fetöcüleri sokmamış olmasının bir anlamı yok mu
sizce?
Biden’a karşı olduğu söylenen AKP nasıl olmuştur da son zamanlarda
her aşını Biden’la pişirme ayağına yatıp duruyor? Uzatmayalım,
siyasi İslam var ya hiçbir işini Amerika’sız yapamaz. Burada
Fetöcülerin Amerikancı olduklarını hiç saklamamış olmalarını
anlamakta zorlanmıyoruz fakat diğerlerinin de özünde yapıp ettikleri
şeyler saklıya gizleye Amerikancılıktır.
Afganistan’da son yaşananlarla birlikte Taliban gerçeği bize bir
şeyi daha net olarak göstermedi mi?