EKMEK KUTSALDIR
TURGUT KOÇAK (GENEL BAŞKAN)
16 ARALIK 2020
Oldum olası halkımız
için ekmek her dönem kutsal olarak görülmüştür. Bu yüzden de yere
düşmüş bir ekmek kırıntısını görsek alır, öper ayaklar altında
kalmasın diye yüksek bir yere bırakırız. Çükü halkımızın sülalesinin
yaşamı yokluk yoksulluk içinde geçmiş kıtlıklar yaşadıkları
dönemleri olmuştur.
İşte bu yüzden AKP ve saray iktidarı ile birlikte ülkemiz şimdiye
kadar olmadığı kadar çok ekmekten söz etmekte, ekmeksiz kalmanın
korkusuyla korkulu rüyalar görmektedirler.
Bu iktidar dışardan gelen borç paraların üstüne çökünce hız kesmeden
geçmiş iktidarları eleştirdi. Özellikle de CHP iktidarı yani tek
parti dönemini ele alıp koşulları da hiçe sayarak öyle bir eleştiri
sağanağı patlattı ki aç kalma korkusunu hiç yaşamamış olan kuşaklar
bile korkuya teslim olup AKP iktidarının yaptığı eleştirilerin
peşine düştüler. Şimdi ise borç para denizi bitti. Merkez
Bankası’ndaki kötü günler için ayrılan paralar bile suyunu çekti.
Kurulan Varlık Fonu’na devredilen kurum ve kuruluşlarda neler oluyor
haberimiz bile yok. Dışardan para da gelmiyor yatırım da cızlamı
çekmiş durumda. Çok ağır koşullarla Londra finans çevrelerinden
alınan paralar var ki astarı yüzünden pahalı.
Uzatmayalım deniz bitti ve ülke insanı kuru ekmeği AKP ve saray
iktidarı döneminde bulamaz hale geldi. Bu yüzden de şimdi en çok
kuru ekmeği konuşuyoruz. Tıpkı kıtlık günlerine geri dönmüşüz gibi.
Ülkemizde işsizlikten tutun da emeklerinin karşılığını alamayanların
ve çalıştıkları paraları bile ödenmeyenlerin feryadı koskoca ülkeyi
sarsar hale geldiği için kuru ekmek eleştirisi tüm olumsuzlukları
ifade eder halde muhalefet çevrelerince dile getiriliyor ve iktidar
köşeye sıkıştırılıyor ama iktidar gerçekte uçmuş. Halkın içinde
bulunduğu durumun analizini bile yapacak konumda değiller.
Herkes en zor koşullarda çalışmayı bile ekmek parası kazanmak için
göze alır. En tehlikeli işleri bile ekmek parası için takmayan
milyonlarca yurttaşımız emekçimiz vardır. Düzen öyle bir düzendir ki
tüm zalimliğini bile ekmek parası adı altında yumuşatarak kabul
ettirir insanlarımıza.
Erdoğan, konuşmasında gazetecilere rahatlıkla “Siz evime ekmek
götüremiyorum diyenlerin söylediklerine inanıyor musunuz” diye
sorarken Türkiye’de geçinemiyor olmanın bile sınırlarının
aşıldığından bihaber davranıp gerçekler bilinsin istenmiyor. Kaldı
ki mecliste yapılan kuru ekmek tartışmaları örneğin AKP Denizli
Milletvekili Şahin Tin’in gerçeğinde öyle bir noktaya gelmiş ki
bunlara ne söylense azdır bizce.
Dedik ya köylü kurnazı kafa taşıyanlar bundan 70-80 yıl öncesini ele
alıp CHP’yi ekmek üzerinden ve karneye bağlanmış olmasından yerden
yere vururken kendilerinin nasıl bir bolluk yarattıklarını halkın
kafasına kazımak istiyorlardı ama olmadı işte. İşler hiç de
sanıldığı kadar iyi gitmediği gibi gerçekten de halk kuru ekmeğe de,
kuru soğana da muhtaç hale geldi. Her ne kadar AKP ve saray iktidarı
özellikle de CHP’yi ekmek ve karne üzerinden yine de vurmaya çalışsa
da yaşadığımız gerçekler ister istemez bugünkü durumun geçmiş
üzerinden üstünün örtülmesini sağlayamıyor. Korkutarak da elde
edilecek bir şey kalmadığı için namlu tetiği çekenin elinde
dağılıyor artık.
Ekmeğe eğer bu kadar kolay ulaşılabiliyorsa ne diye belediye
ekmeklerinin önünde insanlar sıraya giriyor? Onca zaman Bahçeli’nin
“Askıda ekmek” kampanyasını biz niye tartıştık? Yoksa bütün bu
gerçekler iktidarı kötülemek için birileri tarafından mı
uyduruluyor? Evet, ekmek sorunu var, hem de bu sorunu iktidarının
19. Yılının içinde olan AKP ve saray iktidarı yarattı. İktidar ekmek
tartışmasını ne kadar yokmuş gibi ele alır ve bunun üzerinden ne
kadar zıplarsa zıplasın gerçeklerin üstü örtülemez haldeyse, üstelik
de AKP ve saray iktidarının her anlamda izlediği politikalar
yüzünden ekmeğe olan muhtaçlığımız daha da artıyorsa kabul edelim ki
ekmek tartışması salt ekmek tartışmasından ibaret değildir. Bu
tartışma aynı zamanda pili bitmiş bir iktidarın sorunları daha da
arttıracağının büyük resmini herkese bir güzel gösterdiği içindir ki
konu gündemden hiç düşmeyecek. Ta ki AKP ve saray iktidarı
iktidardan gönderilinceye dek.
Öyle ya milyonlarca işçi ve emekçi halkımız karnını ancak ve ancak
ekmekle doyurabiliyorsa ki gerçek durum budur.
Geniş halk yığınlarını da o ölçüde ilgilendirmekte olduğu için ekmek
aynı zamanda da kendini bilmez bir iktidarın işbaşından halkın
oylarıyla gönderileceği içindir.