Dün mecliste grubu bulunan
partilerin grup toplantıları vardı.
MHP Grup toplantısında Bahçeli yine döktürdü de döktürdü. Ortada
MHP diye bir parti kalmamıştı ama o yine de varmış gibi
yandaşlarına sesleniyor, akıl almaz sözleri de arka arkaya
sıralıyordu. Hangi sözünü ele alsak ülke yararına küçücük bir
katkısı yoktu ama yıkıcılığa gelince diyebiliriz ki ferman
sözlerdi doğrusu.
Afrin’de savaşan askerlerden bazıları kurt işareti yapmışlar,
bunu eleştirenler varmış. Bahçeli de kocamış kurt olarak sesi de
boğuk boğuk çıkıyordu ama yine de konuştukları insanın tüylerini
diken diken eden cinstendi. Neymiş efendim kurt işareti yapan
askerler nasıl eleştirilirmiş? Onlar yürekli birer kahramanmış,
falan, filan, fasa, fiso…
Kamu alanında görev yapanlar diyelim ki her biri görevlerini
yaparlarken işaretlerini de çakmayı ihmal etmiyorlar, ne
düşünürsünüz? AKP’liler Rabia işareti, MHP’ler kurt işareti
yaparak bir devlet dairesinde sizi karşılasalar işinizin hiç
hakkaniyetle yapılabileceğine inanır mısınız? Haydi, yapılamaz
ya yapılsın diyelim onlara karşı tavırsız kalır bu davranışları
sinenize mi çekersiniz? Çekmediniz diyelim, (ben kendi adıma
çekmem de katlanamam da) ne olur ortalık? İşler yürür mü,
böylesi bir sağlıksız ortamda, ülkenin hali nice olur
düşünebiliyor musunuz?
Bahçeli’nin sözünü ettiği alan herhangi bir devlet dairesi de
değil, Türk Silahlı Kuvvetleri. Üstelik de sıcak çarpışmanın
yaşandığı bir dönemde yapılıyor. Böylesi zor bir zamanda can
pazarının yaşandığı bir yerde bu işareti antipati ile
karşılayanlar da kendi düşüncelerini yansıtan işaretler yapsalar
sonra da salt bu yüzden olmadık şeyler yaşansa bu
olumsuzlukların hesabı Bahçeli’den mi sorulacak? Kendisi
mecliste orada olanların psikolojisini anlamaktan oldukça uzak,
yarı düş aleminde gezen bir kişinin deli saçmaları olarak
gördüğümüz bu tutumunu olumlamak hiç olası mı?
Bu kafa ile polis ve asker organize edilir ve de bu anlayış
iktidarın yedek lastiği tarafından dile getirilirse ülkenin
içerde ve dışarda güvenliği, ne hale düşer hiç mi düşünülmez?
Eğer böylesine aklı seyahate çıkmış kişilerin devlet adamlığı
dikkate alınır ve de uygulamaya konulursa asıl o zaman yaşar
ülke beka sorununu.
İnsanın inanası gelmiyor. Bu nasıl akıldan yoksun bir
konuşmadır? Gerekirse kendisi de gidecekmiş Afrin’e. Peşinden de
yüz binlerce kurtu götürecekmiş. Bu mudur yurttaşlık görevlerini
anlamak? Böyle gazla mı insanlar şişirilip şişirilip
birbirlerine düşman edilir? Hem bu ülkenin yasası falan yok
mudur ki kim ülke savunmasına hangi koşullarda nasıl katılır
bilinmeze gelinir de şapşik sözler edilip ülkenin içi
karıştırılır?
Anlaşıldı, geçmişi çok özlemiş olmalı Bahçeli. Kendisi işin
neresindedir bilinmez ama partisinin pek çok kademesinde ABD’nin
yönetip yönlendirdiği Gladyo’nun içinde MHP’nin sayılamayacak
kadar çok üyesi vardı. İçerdeki çatışmanın aleti olurken de
akıllarınca bunlar komünistlere karşı sözde Türklüğün
koruyucularıydılar. Ama ne demişler gerçekler direngendir,
erinde geçinde ortaya çıkar ak kara neymiş belli olur.
Hem bu şekilde konuşacağınıza bütün bunlara sebep olan ABD’ye
deyin ne diyeceğiniz varsa. Hem Suriye’deki teröristleri
kimlerin silahlandırdığını bilmiyor da olamazsınız. AKP
iktidarının gözlerinin önünde oldu bütün bunlar. Ve hatta
silahların çoğu da AKP iktidarı tarafından verildi bazı
örgütlere. 5 ile 7 bin tır silahın gittiği kimse için sır
değilken, bu silahların çoğu da İncirlik Üssü’nden gönderilir,
ABD uçakları İncirlik Üssü’nden kalkıp her yere ölümcül bombalar
atarken önce Afrin’e değil de İncirlik Üssü’ne yürüseniz olmaz
mı da kabadayılık taslamaya yönelik açıklamalar yapıp
duruyorsunuz?
Aslında sizin gibiler var oldukça bu ülkeye düşmana ne hacet?
Günü kurtarmak, milliyetçi dalga ile oy devşirip iktidarın
nimetlerinden yararlanmak için sallıyorsunuz da sallıyorsunuz.
Türk Tabibler Birliği ile ilgili ettiğiniz lafın ipe sapa gelir
yanı var mı? Ya peki, Türkiye Barolar Birliği ile ilgili neler
buyuruyorsunuz? Recep Tayyip Erdoğan ne söylüyorsa siz de
arkasından tapanlayıp geliyorsunuz. Türk sözcüğü
kaldırılmalıymış da, ya yasalar değiştirilmeli ya da kapılarına
kilit vurulmalıymış da konuşup duruyorsunuz. Yetmiyor bu
örgütleri üstüne üstlük bir de PKK’lı olarak niteliyor aymazlık
üstüne aymazlığın imzasını atıyorsunuz.
Yazıyı bitirirken söylüyorum; sizin bu bakış açınız var ya; eğer
sürerse emin olun Türkiye’yi de tıpkı Ortadoğu ülkelerinin
bazılarında yaşananlar bekliyor demektir. Oturup bu kadarını
bile analiz edecek bir akıl tutulması içindeyseniz size daha ne
söylenebilir ki?