turgutkocak2009@hotmail.com

GENEL BAŞKANIMIZ TURGUT KOÇAK YOLDAŞIN YAZILARI

"HER GÜN"

TURGUT KOÇAK (GENEL BAŞKANI)

20 ŞUBAT 2016

İnsanda birazcık olsun yüz ve vicdan olmalı değil mi diyeceğiz de diyemiyoruz. Çünkü vicdanı da utanılacak yüzü de belirleyen maddi gerçeklik dünya görüşüdür. Eğer kişi ya da kişilerin dünya görüşü sağ, dinci ya da hepsini içine alan kapitalist dünya görüşü ise onlarda ne utanılacak yüz ne de sızlayan bir vicdan olur. İktidara yakın duran çöp medyasına bakıyoruz da her biri sadece ve sadece yalan üretim makinesine dönüşmüş. Örneğin Star gazetesi Ankara'daki katliamı utanmasa CHP'nin üstüne yükleyecek. Neymiş efendim saldırgan PYD/YPG'li çıkınca CHP suspus olmuşmuş. İnsan düşünüyor, hiç değil insanlar, bu denli acı içindeyken bari palavra sözler yazılmamalı diye ama ne gezer birileri için ne ar ne namus hak getire.

Basından öğrendiklerimize göre bombacının gerçek kimliği konusunda bile her şeyde olduğu gibi çelişkiye düşülmüş durumda. Çalıntı araba araç kiralayan şirket tarafından ilgili yerlere bildirilmiş. Dahası aracın İstanbul'da olduğunu bile şirket yetkilileri tespit etmişlerken olay yeri İzmir'dir denilerek çok da dikkate alınmamış. Şimdi açıklamalardan öğreniyoruz ki, araç Diyarbakır'a gitmiş, orada bomba düzeneği kurulmuş, bir eskort araç ile birlikte gerisin geri yola çıkmış. Bu konuda söylenenler inanın bizi kuşkulandırmaktadır. Çünkü geçmişte olay bile yokken Diyarbakır ya da o bölgeden çıkan araçlar kontrol edilirken şimdi neredeyse bölgede savaş hali var, her ne hikmetse araç hiçbir kontrole takılmamış. Bu denli büyük ihmalleri olan tepeden tırnağa bütün kurum ve kuruluşların tepesinde oturan kişiler bu nasıl bir pişkinlikse yerlerinde hiçbir şey yaşanmamış gibi oturmaya devam ediyorlar. Dahası bu kişiler sanki iktidarı ellerinde bulundurmuyorlar da başkaları iktidardaymış gibi sızlanıp duruyorlar.

Ankara'daki katliamı TAK diye bir örgüt yüklenmiş. Üstelik bu örgütün sitesinden CHP'li bir köşe yazarının resmi fotoşop yapılarak eylemi yapan kişi olarak gösterilmiş. Adı geçen kişi avukatıyla birlikte karakola gidip ifade vermiş, daha sonra da Vatan Caddesi'ndeki İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne gidip ifade verecekmiş. Adı geçen TAK örgütü eylemi yapan kişinin ismini yazmış. Yani görüldüğü gibi parmak parçasından iz sürerek katili PYD'li olarak açıklayan iktidar yetkililerinin yaptığı açıklamalar ise böylelikle kuşkulu bir açıklama haline gelmiş. Zaten Dışişlerine çağrılan ülkelerin elçilik yetkilileri ise bu açıklamalara itibar etmemiş olmalılar ki, PDY'yi desteklemeye devam edeceklerine dair açıklamalar yapmışlar.

İktidar nasıl bir tezgahın içindedir bilemiyoruz ama hem yayın yasağı koyuyor, hem de aceleye getirdiği açıklamalarla kendi söylediklerinin inandırıcılığını ortadan kaldırıyor. Oysa yapılması gereken şey ince elenip sık dokunulması gerçek suçlulara ulaşılması için ciddiyet içinde bir çalışma yürütülmesi gerekiyor. Peki, iktidar yetkilileri ne yapıyor? Olay yerinde bir kimliğe atfen katliamı düzenleyen kişinin kim olduğunu açıklayıp acele içinde bakın görün bu eylemi yapan sizin terör örgütü olarak görmediğiniz PYD diyerek; hem zora düşüyor hem de PYD'ye karşı yapmayı düşündüğü operasyonda eli hem dünya kamuoyu hem de ülke kamuoyun önünde olabildiğince zayıflamış oluyor.

Her neyse bizler zaten AKP iktidarının köküyle kömçeğiyle ülke düşmanı bir politikanın boğazına kadar içinde olduğunu zaten biliyoruz. Adı ister TAK olur ister PYD ya da ne bileyim IŞİD, El Kaide ya da El Nusra böyle bir terör eylemini gerçekleştirmişlerse gerekçeleri ne olursa olsun insanlık suçu işlemişlerdir, bu yüzden de böylesi örgütlere hayır hak bir yaklaşım kesinlikle gösterilemez.

Dün Ankara ve yurdun çeşitli yerlerinde terör eylemleri sonucu yaşamlarını yitirenlerin cenaze törenleri vardı. Devlet görevlileri ise bu törenlerde boy gösterdiler. Kiminin başı önünde, kiminin elleri havaya kalkmış dua ettiğini görüyoruz. Şereflikoçhisarlı Filiz Koçak'ın cenaze törenine katılan Ali Babacan'ın Filiz Koçak'ın acı içinde aile yakınlarına söyledikleri ise gerçekten de öyle hamasi bir söz ki, inanın insan bunlara ne diyeceğini bilemiyor.
Ne diyor Babacan?

"Dua edin."

Yahu sizler başka bir şey bilmez misiniz/ Zaten yeterince dua ediliyor da yapılmayan bir şey varsa o da terör saldırılarında insanlarımız ölmesin diye niye gerekli tedbirler alınmıyor. Sizler nesiniz? Bulunduğunuz mevkileri niye işgal ediyorsunuz? Göreviniz tedbir almak ve sorunları çözmekken niye her gittiğiniz yerde "Dua edin" sözünden başka bir şey bilmiyorsunuz?

Hem siz mi öğreteceksiniz insanlara dua etmeyi ha?

Sizin gibilere mi kaldı dua önerisinde bulunmak ha, sizin gibilere mi kaldı?