Bayram geldi geçti. Kimileri tatile koştu, kimileri de evine kapanıp gününü melül/mahzun geçirdi. Kimi insanlarımız yollarda haşat oldu, yaşamını yitirenler, yaralananların sayısı belirsiz. Sanki savaş içindeymişiz gibi bir hâl içindeyiz. Öteki Müsülman ülkelerin halleri ise içler acısı. Boğazlayanlar, boğazlananlar, oraya buraya bomba koyup patlatarak yüzlerce insanın ölümüne neden olanlar özetle; yaşamı cehenneme çeviren hem de bunları Müslümanlık adına yapan ipten kazıktan kopma sürüsüne bereket terörist çeteler. Bunlar bugün bizim ülkemizde yokmuş gibi görünüyor ama kazın ayağı hiç de öyle değil. Bu çeteler AKP ile birlikte iyice palazlanıp semirdikçe semirdiler. Bunların bir kısmı Suriye'de savaşın içindeler bir kısmı da bekleyiş halindeler. Zaman zaman da oradan buradan başlarını gösterip buradayız dercesine çıkışları oluyor. Ömerli'de toplanıp gövde gösterisi yapanlara bir bakın. Acaba bunlar neyin nesi kimin fesidir?

Gezi gösterileri sırasında çığırdan iyice çıkan Recep tayyip Erdoğan, "evlerinde %50'yi zor tutuyorum" demişti de bazıları da bu %50'yi sıradan AKP'ye oy veren insanlar sanmıştı, işte gerçekler ortada. Nasıl Suriye'ye gönderilenler orada katliam yapıp ağır insanlık suçu işliyorlarsa buradakilerde kuşku yok ki, yarınlar için bekletilenlerdir. Ne deniyor emniyetin diliyle bunlara? Uyuyan hücreler…

Bir de NATO'nun dağıttığı Yugoslavya'nın yıkılışından sonra ortaya çıkan Bosnacık var. İşte o Bosna denilen yerde IŞİD'ın eğitim kampı bulunuyor. Suriye'ye savaşmak için gidenlerin içinde oralardan gelen az insan yok. Yalnız özellikle emperyalist dünyanın Balkanlara yönelik operasyonunu da iyi okumak gerekiyor. Hani bugün güya timsah gözyaşları döküyor ya Batı, siz buna inanmayın. Ortadoğu'da ve dünyanın her tarafında Müslümanlık görüntüsü altında ne kadar kan döken terör yuvaları varsı buların hepsinin kurucusu, kollayıcısı ve donanımını sağlayan ülkeler NATO'nun ortaklarıdır. Bu yüzden de bugün tersini yapıyormuş görüntüsü veren ABD başta olmak üzere NATO ülkeleri bütün dünya halklarının baş düşmanı konumundadır. Sınırımızda süren çatışmaların da belli bir emperyalist amaca göre sürdüğünü iyi görmek gerekir.

Hani dedik ya halkımızın önemli bir bölümü melül/mahzun evlerinde geçirdiler bayramı diye, varsın geçirsinler. Çünkü bir anlamda herkes hak ettiğini yaşıyor. Kimler bayramı melul/mahzun geçiriyor sorusunun karşılığı çok açık aslında. Emekliler, asgari ücrete talim edenler, işsizler, küçük esnaf, memurlar diye sayabiliriz bunları. Eee peki daha dün seçim olmadı mı? Partilerin seçim vaatlerini unuttuk mu yoksa? Örneğin CHP seçim vaatlerinde asgari ücreti, emeklilerin maaşını 1500 TL'ye çıkarmayacak mıydı? Hatta emeklilere yılda iki bayramda birer maaş ikramiye vermeyecek miydi? Verecekti. Ne oldu peki? Saydığımız bu çevrelerin büyük bir bölümü CHP'ye oy vermeyip başta AKP olmak üzere diğerlerini tercih etti. Şimdi de melül/mahzun oturuyorsa suç kimindir peki?

Büyük ozanımız Nazım Hikmet suçun kimde olduğunu; "Dilim söylemeye varmıyor amma suçun çoğa da sende be kardeşim" demiş mi dememiş mi? Demiş. Bu yüzden de melül/mahzunluk halkımıza yakışıyor ne diyelim.

İşte bayram geldi geçti. Gelip geçerken derin acıları da beraberinde getirdi. Kimilerinin evi ocağı yandı, kimilerinin de canları. Bizim ülkemizde her bayram öncesi neler olacağı iyi bilinir. Yolların kan gölüne döneceği bilindiği için yetkililerden gelen uyarı açıklamalarının haddi hesabı yoktur. Yine de değişen bir şey olmaz. Yollara çıkanlar hem kendi canlarının hem de başkalarının canlarının kasabı olurlar. Her yıl yaşanan bu kazalarla ilgili her nedense bir türlü doğru dürüst önlem alınmaz. Alınsa da önlemleri dinleyen kim? Kimi bakımsız araçlarıyla çıkar yola, kimisi de kaç gündür uykusuzdur. Yollar sayısız insanın yazgısını yaşadığı cehennem döner. Bayram sözcüğü tersine sayısız insanımız için yas günüdür artık.

Düşündük taşındık bizde tıpkı yetkililer gibi bayramlarda hurda haşat olunmasının önüne geçmek için bir yol bulamadık. Cahillik desek olmuyor, Allah bayramınızın desek hiç olmaz. Bizlerde şaşırdık kaldık işin doğrusu. İslam dünyası için Ramazan Bayramı da Kurban Bayramı da ne bayrammış be? Yollar trafik canavarının hükmüne girmiş. Ülkeler IŞİD, El Nusra, El Kaide, Müslüman Kardeşler, Taliban, şu, bu bir sürü kan emiciden geçilmiyor.
Ne diyelim?

Yazık ki, size ne yazık…

TURGUT KOÇAK YOLDAŞIN "HER GÜN" BAŞLIKLI ÖNCEKİ YAZILARI